ARSIMA'nın Denizleri keşfi

Yelkenli ile engin denizlerde yaptığımız arayışların resimli ve yorumlu tecrübelerini bu blog aracılığı ile yelkencilerle paylaşıyor, Onların da paylaşımlarını okumak istiyoruz..

6 Ocak 2010 Çarşamba

BÜYÜKADA KENT MÜZESİ AÇILIŞI


Muammer Kaptan yola çıkmadan önce son
kotrolleri yapıyor. Misal, Tepe lambalarını açıyor

2009 Aralık ayının son Cumartesi akşamı, Büyükada' da 'Adalar Kent Müzesi'nin açılışı vardı.
Adalıların, Taşmektep adıyla bildikleri, son derece otantik mimarisine rağmen zaman içinde kullanım dışı kalması nedeniyle virane haline gelmiş ilkokulu, Adalar Vakfı gönüllülerinin meşakkatli bir süreç sonunda İstanbul 2010 Projesi ile entegre ederek son derece umutvar bir müzeye dönüştürme çabalarının önemli bir aşaması daha geçilmiş, hem bu geçiş hem de yeniyıl dört adada aynı anda samimi bir sıcak şarap partisi ile kutlanıyordu.




Büyükada Belediyesinin solundaki
liman içinden gece görüntüsü..
Marmara dalgalı ve hırçın görünüyordu. Hava durumu raportörleri, azgın lodos nedeniyle, vapur seferlerinin iptal edildiğini, denize çıkanların dikkatli olması gerektiğini anons ediyorlardı. Pendik Marina'da buluştuk. Çımacı Muammer, Çarkçıbaşı Ersin ve Ben İlyas kaptan (bu isim iyi ya.. Ben artık bu göbek adımı kullanayım..) gözü karartıp Adaevi gönüllüsü arkadaşların davetine icabet etmek üzere saat 17:00 gibi marinadan çıktık.
Çıkar çıkmaz da bir metre yüksekliğe varan dalgaları baştan almaya başladık.
Adalarda nereye yanaşacağımızı da bilmiyorduk. Minimum 2 metre civarında bir yanaşma derinliğine ihtiyacımız vardı. Serhat bey, (Baysan) eposta ile bu konudaki soruma, hem belediyenin önündeki iskeleye hem de sağındaki balıkçı barınağı olarak kullanılan küçük limana bağlayabileceğimizi yazmıştı.
Yelken açmadan saat 18:00 civarı Büyükada önüne vasıl olduk. Büyükada Lodos'a duş yaptığı için dalga yoktu. Balıkçı barınağına doğru seyrettik. Barınağa 50 metre kadar derinlik 7-8 metrelerde iken 20 metre kala 4 metreye düştü. Gittikçe sığlaşıyor, bize gereken emniyet yüksekliği ile 3 metrelik derinliği saglamayacakmış gibi görünüyordu. Barınak girişindeki kulübenin önünden bir kişi, yanaşma isteğimize, barınağın hemen giriş yönüne göre, liman ağzının sol iç tarafında kalan bir ahşap iskeleyi işaret etti. Yüksekliğinin 3 metre olduğunu yanaşabileceğimizi belirtti. Ersin Kaptan, 13 metrelik Arsima kızı tek hareketle yüzer iskeleye iskele tarafından rampa etti. Ekranda derinliği 2.40 m olarak gösteriyordu. "Tekne sağa sola sallandığına göre"dedi Ersin Kaptan, "sorun yok!.. Karaya oturmamışız demektir!" Baştan kıçtan halat alarak (iskelede baba yok, sabit halat var) tekneyi iskeleye bağladık ve karaya çıktık..

Müze açılışı münasebetiyle verilen sıcak şarap partisine katıldık. Serhat Baysan bey ve ardından Belediye Başkanı Mustafa Farsakoğlu birer konuşma yaptılar. Farsakoğlu, daha önceki yıllarda Adalarda Kaymakamlık da yapmış, adaların sorunlarını bilen, akademik ve yönetsel formasyonları da olan vizyon sahibi bir yönetici. Konuşmasını bitirdikten sonra bir aralık ayaküstü kısa bir sohbet ettik. Denizin ortasında olması hasebiyle her bakımdan denizle içiçe olan adalarda, özellikle de Büyükada'da bir marina olmamasının, turizm açısından önemli bir potansiyeli engellediğini belirterek, İstanbul'da bulunan 3 büyük marinada yüzlerce teknenin etrafta gidilebilecek uygun yer aradığını adaların bu anlamda mükemmelbir destinasyon olduğunu ama 13 metrelik teknemizi bile yanaştıracak yeri zor bulduğumuzu belirttim. Güzel haber anında Başkan'dan cevap olarak geldi. "Önümüzdeki yıl tamamlamayı hedeflediğimiz henüz proje aşamasında 100 teknelik bir marina yapımı var" diyerek müjdeyi verdi.




Müze olarak restore edilecek olan
taşmektep'in önünde, tekneye gidiş vakti

Bir saat kadar takılıp tekneye döndük. Açılmadan hamsi tavamızı ve salatamızı yapıp teknenin kıç havuzluğunda rakı muhabbetiyle iki kilo hamsiyi bana mısın demeden mideye indirdik. Sonra gelişimize göre daha sakin bir havada, teknenin arkasındaki yakamoz fırtınasını seyrederek Pendik marinaya geri döndük.


Hamsi ve salata hazırlama faaliyeti hızla devam ediyor,
Bu arada midelerin canhıraş feryatları birer kadeh rakı
ile teskin ve tedavi edilmeye çalışılıyor.. Heyhat!

Ezcümle, Büyükada'da henüz yelkenli teknelerin salmalarını sürtmeden yanaşabilecekleri yeteri kadar güvenli yer yok. Liman girişi ve Belediye önündeki iskelenin burun kesimi nispeten uygun. Belediye iskelesi için sanırım izin almak da gerekebilir. iskeleyi bordolayarak baş ve kıç halat bağlayabileceğiniz babalar mevcut.
Bizi ahşap iskelesine yanaştıran ve bir şey beklemeden güzel bir akşam geçirmemize kolaylık sağlayan barınak görevlisine de haseten teşekkür edelim yeri gelmişken..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder